Ülkemizde Besi Sığırcılığını Nasıl Geliştirebiliriz


          Ülkemizde besi sığırcılığı denince ilk akla gelen Kurban Bayramı ve kurbanlıklar gelmekte. Bu anlayış ile besiciliğin çok karlı ve uçuk fiyatlarla döndüğü düşünülmekte. Ancak gözden kaçan bir şey var ki o da hayvancılığın sadece kurban pazarından ibaret olmadığı ve gelirin giderleri zar zor karşıladığı hatta çoğu zaman giderlerin karşılanamadığı gözlenmektedir.

          Memleketimizin insanının bu işin eğitimini almadan babadan gördüğü gibi bu işle uğraşması nedeniyle ve herhangi bir öğrenim çabasına girmediği için eski usulde bu işe devam etmekte ve bu da kayıpların artmasına kar-zarar indeksini zarar paritesine çekmekte.

         Türkiye'de besicilik yapmak istiyorsanız eğer önce bulunduğunuz ortama uygun en iyi işletmeyi-damı-merayı seçmeniz gerekmekte. İşletme şeçildikten sonra veya mevcut olan işletme göz önünde bulundurularak besiciliğe nasıl bir izleyeceğimiz seçilmeli. Bu yollar örneğin besiciliğe doğumdan itibaren mi, sütten kesimden mi ya da belirli bir yaşı tamamladıktan sonra mı (5-6 ay gibi) başlayacağımız.

          Eğer besicilik yapacaksanız göz önünde bulundurmanız gereken bazı kurallar vardır.
  • Buzağı sütten kesime kadar olan dönemde ne kadar iyi bakılırsa o kadar iyi gelişim gösterir.
  • Buzağının hastalık geçirmesi; gelişmesinde ve verim yeteneğinin düşmesine neden olmakta,
  • Buzağı beslenme kısmında en yüksek maliyetle en az gelişmenin kaydedildiği dönem olduğu,
  • Seçilecek buzağı veya danaların pedigrisinin istediğimiz özellikleri yansıtması,
  • İşletmede taşımacılık ve bakım sırasında hayvanların mümkün olduğunca stresten uzak tutulması gerektiği,
  • İşletmede çalışan personelin eğitimin yeterli kalitede olması ve düzenli seminerler düzenlenmeli, işçilerin hayvan davranışları hakkında bilgilendirilmelidir.


        Türkiye de kayıplarımızın bir çoğu işletmelerin genelde aile işletmesi olması ve hayvanlara yeterli özenin ve bakım-besleme şartlarının tam olarak yerine getirilmemesinden kaynaklanmakta. Bunun önüne geçmek için bilinçli bir işletmecilik yapılmalı, gerekli durumlarda iş uzmanlarına danışılmalıdır.

        Bir diğer önemli konuda hastalıklardır. Eğer hayvanlarımızın hastalanmaması istiyorsak asılama programı oluşturmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır. Hastalıklardan dolayı kayıpların %10 seviyesine ulaşması işletmenin geleceğini tehlikeye atmaktadır. Doğru ve güvenilir bir aşılama ile bu kayıpları %2-3 düzeylerine indirmeli hem verim hem de mortaliteyi büyük oranda azaltarak maddi kayıpların önüne geçmiş oluruz.


         Bu memlekete gönül vermiş ve kalkınmasında çabalayan tüm meslek ile uğraş içindeki arkadaşlarıma başarılar dilerim. İyi çalışmalar.





0 yorum:

Yorum Gönder